Dengeli bir beslenme bireylerin hayatında günlük enerji akışında fark yarattığı gibi, ortalama yaşam süresinin uzaması ile birlikte uzun vadede kronik hastalıkların önlenmesinde ve daha iyi yönetilmesinde son derece önemlidir. Dolayısıyla bireyler için hem kısa vadede, hem de uzun vadede sağlıklı olmanın vazgeçilmez bir öğesidir.
Dengeli beslenme kişilerin sağlığına aşağıdaki faydaları sağlar:
Metabolizma için enerji: Dengeli beslenme gün boyunca aktif kalmanız için ihtiyacınız olan gerekli enerjiyi sunar.
Bağışıklık sistemi fonksiyonu: Bağışıklık sisteminin düzgün çalışması için iyi beslenme önemlidir. Beslenmenizde A, B, C ve E vitaminleri ile çinko, demir ve selenyum gibi vitamin ve minerallerinde bazı eksiklikler varsa, bağışıklık sisteminizin bazı kısımlarını zayıflayabilir.
Kilo kontrolü: Sağlıklı ve dengeli beslenmek sağlıklı kilonuzu korumanıza yardımcı olur.
Uzun yaşam: Sağlıklı beslenen yetişkinler daha uzun yaşar; sağlıklı beslenen yetişkinlerin obezite, kalp hastalığı, tip 2 diyabet ve bazı kanserlere yakalanma riskleri daha düşüktür.
Büyüme ve onarım: Sağlıklı beslenme, çocukların büyüme ve onarım için ihtiyaç duyduğu besinleri almasını sağlayarak düzgün bir şekilde büyümesine ve gelişmesine yardımcı olur ve kronik hastalık risklerini azaltır.
Hastalık yönetimi: Sağlıklı beslenme, kronik hastalıkları olan kişilerin bu durumları yönetmesine ve komplikasyonları önlemesine yardımcı olabilir.
İyi ve dengeli beslenmenin bireylerin sağlığı üzerindeki faydaları listesi daha da uzayabilir, detaylanabilir. Beslenmeye bakışımız bireylerin yaşam kesitinden çıkıp, tüm yaşamını kapsayan bir süreç olarak baktığımızda; iyi beslenmenin, şimdiki nesilleri ve gelecek nesilleri ömür boyu sağlıklı tutmak için esas olduğu görülecektir. Sağlıklı bireyler, sağlıklı toplumu oluşturur. Sağlıklı toplumu sağlıklı bireyler oluşturur. Bireylerin sağlıklı beslenme, doğru beslenme alışkanlıkları konusunda bilgilenmesi, özendirilmesi kısa, orta ve uzun vadede hem bireylerin yaşam kalitelerinin artmalarına, hem de toplumun esenliğinin artmasına büyük katkı sağlar.
Bireysel ve Toplumsal Kaynak yönetimi:
Bireylerin beslenme, egzersiz gibi değiştirilebilir yaşam tarzı faktörlerinin doğru yönetilmesi ile birlikte günümüzde artık beslenme ile ilişkisi net bir şekilde ortaya konan hastalıkların artışının önüne geçilebilir. Bu hastalıkların tanı ve tedavi süreçlerinde bireylerin ve ailelerinin üzerindeki maddi ve manevi yük azalabilir ve devletin bu konudaki sağlık harcamaları azalabilir. Böylelikle hastalıkların yönetiminde harcanan toplam maliyet, negatifin olumsuz etkisini azaltmayı hedefleyen bir gider olarak değil; pozitifin artması yönünde kullanılma potansiyeli taşıyan bir kaynağa dönüşür.
Bireyler için de durum benzerdir. Önlenebilir hastalıklar, özellikle yaşam tarzı faktörleri ile ilgili oluşan hastalıklar varlığında, öncesinde kişi bu hastalıklar yönünden sağlıklı olma potansiyeline sahipken, doğru olmayan tercihler ve alışkanlıklar ile bütüncül sağlığında gerileme yaşar. Bu gerilemeyi değiştirmek için, yeniden sağlığına kavuşmak için veya tolere edilebilir düzeye getirmek için sağlık kuruluşlarına başvurduğunda önünde bir tanı, tedavi, yaşam tarzında değişiklikler yapması gereken bir süreç vardır.
Alışkanlıkları sonradan değiştirmek mümkündür ancak zaman alır. Kaynak kullanımı açısından daha iyisi ilk başta doğru alışkanlıkları edinmektir. Dolayısıyla, çocukluğundan itibaren doğru beslenme alışkanlığı kazanmış bir birey yaşam yolunda enerjisini, iradesini (alışkanlıkları değiştirmek irade gerektirir) sağlığını düzeltmek için değil; enerjisini, iradesini farklı alanlarda kullanma potansiyeline, imkanına sahip olacaktır.